Akp'de Silah Teslimi Tartışması: Miroğlu'ndan Komisyon İtirazı

AKP MKYK Üyesi Orhan Miroğlu, Bahçeli'nin çözüm süreci komisyonu önerisine partisinden gelen itirazları eleştirdi. "Silahlar bırakılsın sonra bakarız" yaklaşımının, milyonlarca insanın hakkını PKK'nın silah bırakmasına bağlamak olduğunu savundu. Bahçeli'nin komisyon önerisi tartışılmaya devam ederken, AKP'nin itirazı dikkat çekiyor.

Yayınlanma:
Akp'de Silah Teslimi Tartışması: Miroğlu'ndan Komisyon İtirazı

AKP MKYK Üyesi Orhan Miroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin çözüm sürecine ilişkin "TBMM'de komisyon kurulsun" önerisine partisinden gelen itirazları eleştirdi. AKP'den gelen "Önce PKK silahlarını bırakıp teslim etsin, sonra komisyon kuralım" açıklamasına tepki gösteren Miroğlu, "'Silahlar bırakılsın, duruma sonra bakarız, TBMM’de kurulması öngörülen komisyonu da sonra kurarız' demek, milyonlarca insanın temel haklarını bir örgütün silah bırakmasına bağlamaktır" dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin PKK lideri Abdullah Öcalan'a yaptığı çağrının ardından örgütten gelen kendini feshetme ve silahları bırakma kararıyla, iktidarın "terörsüz Türkiye" diye adlandırdığı süreç yeni bir boyut kazandı. PKK'nın açıklamasının ardından yine MHP liderinden gelen "16 siyasi parti temsilcisinin olduğu 100 üyeli Milli Birlik Komisyonu kurulması" önerisi tartışılmaya devam ediyor. Bahçeli'nin önerisine DEM Parti'den destek gelirken, AKP ise öneriye itiraz etmişti. AKP Genel Başkan Yardımcısı Zafer Sarıkaya, "Silahların herhangi bir şekilde daha gündem oluşturduğu bir ortam içerisinde TBMM'deki sürecin konuşulabilme imkânının olmadığı kanaatindeyim" diyerek, "Yapılması gereken işlemler tamamlanmadan bir sonraki aşamaya geçmenin çok doğru olduğu kanaatinde değilim. Silahların bırakılmış ve teslim edilmiş olması ve Türkiye'den herhangi bir tehdit unsuru oluşmadığı net olarak MİT tarafından ilgili kurumlara iletilmiş olması gerektiği kanaatindeyim" şeklinde konuştu.

KOMİSYON TARTIŞMASINA MİROĞLU'DAN ELEŞTİRİ

Komisyon tartışmasına son olarak AKP MKYK Üyesi Orhan Miroğlu da katıldı. Miroğlu, AKP Genel Başkan Yardımcısı Sarıkaya'nın, "Önce silahları bırakıp teslim etsinler, sonra TBMM'deki süreci konuşalım" çıkışına itiraz etti. Miroğlu, bunun, "Milyonlarca insanın temel haklarını bir örgütün silah bırakmasına bağlamak" anlamına geldiğini belirtti. Orhan Miroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şunları kaydetti:

"Terörlü Türkiye’ye nasıl ki uygun ‘siyasi şartlar ve ortam yaratılarak’ -bilhassa 12 Eylül’ün sebep olduğu- gelindiyse, Terörsüz Türkiye hedefine varmak için de uygun siyasi şartlar ve ortama, tarafların hafızasını kışkırtmaktan uzak bir dil ve üslupla varılabilir. Çünkü taraflar bir dönemi kapatmak ve yeni bir dönemi başlatmak için diyaloga geçip müzakereye oturduğunda, genellikle eski siyasi kültür, hafıza, dil ve üslubu korumaya çalışırlar ki bunun sebeplerini anlamak zor değil.

PKK 12. Kongresinde alınan tasfiye ve silah bırakma kararlarının duyurulmasında kullanılan dil ve üslubun epey tartışma yarattığını biliyoruz. Ama sürece daha fazla zarar verme ihtimali olan dil ve üslubun devlet ve siyasi partiler adına bazı kişilerin yaptığı açıklamalara yansıması daha önemli sonuçlara yol açabilir. Çünkü örgütler bu tür süreçlerde ne de olsa geçici ve tasfiye halinde olurlar, ama devletler yaşamaya devam ederler! Bir sürecin yoluna selametle devam etmesi ve umutların korunabilmesi bağlamındaki güveni, artık barış içinde ve eşitlik temelinde yaşamak isteyen o devletin vatandaşları örgütün açıklamalarında değil, daha ziyade devlet adına yapılan açıklamalarda arar! Çünkü birincisi tasfiye halindedir ve devam edecek olan tek mekanizma devlettir!

Dolayısıyla 'silahlar bırakılsın, duruma sonra bakarız, TBMM’de kurulması öngörülen komisyonu da sonra kurarız' demek, milyonlarca insanın temel haklarını bir örgütün silah bırakmasına bağlamaktır ki, aslına bakarsanız yanlış hatırlamıyorsam, son elli yılda yaşadığımız da asla bu değildi! Türkiye’de demokrasi talebi ve demokraside ilerleme, yeni bir anayasa tahayyülü, 90’lı yılların alacakaranlığını bir kenara koyarsak eğer, hiçbir zaman PKK’nın şiddet, terör ile eylem ve stratejilerine bağlı olarak gelişmedi! Gelişse, AK Parti DEM’e rağmen, en büyük Kürt Partisi olabilir ve bunca reform gerçekleşebilir miydi? Devlet vatandaşı izler (!) amenna ama devletleri de bu tarihi süreçlerde vatandaşın izlediğini ve gözlediğini de söylemek lazım!"

SİYASİ PARTİLERDEN KOMİSYON DEĞERLENDİRMELERİ

PKK'nın 12 Mayıs'ta yaptığı açıklamada silah bırakma ve kendini fesih kararını duyurmasının ardından, gözler TBMM'ye çevrildi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 18 Mayıs'ta yaptığı yazılı açıklamada, TBMM'de yer alan tüm siyasi partilerin temsilcilerinden oluşacak 100 kişilik bir komisyon kurulması çağrısı yaptı. Bahçeli'nin "Teamüllere uygun olarak TBMM Başkanı'nın çağrısıyla 'Yeni Yüzyılın Terörsüz Türkiye Stratejisi; Milli Birlik ve Dayanışma Komisyonu' kurulması teklif ve temennimizdir" çağrısına yanıt veren TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş da "Süreç planlandığı gibi devam ediyor. Şimdi bundan sonraki kısım terör örgütlerinin silahlarını teslim etmesidir. Bu teslim gerçekleştikten sonra zaten bu meselenin konuşulacağı yer hem siyaset olarak hem yasal zeminin hazırlanması bakımından Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde de bütün siyasi partiler hep beraber sürece omuz vereceğiz" ifadelerini kullandı.

Siyaset gündemini hareketlendiren çağrıya AKP'den ise itiraz geldi. AKP Genel Başkan Yardımcısı Zafer Sarıkaya, "Silahların herhangi bir şekilde daha gündem oluşturduğu bir ortam içerisinde TBMM'deki sürecin konuşulabilme imkanının olmadığı kanaatindeyim" dedi.

Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ise Bahçeli'nin çağrısına destek vererek, "Süreci salimen tamamına erdirebilmek üzere, konunun meclisimizde bir genel görüşme açılarak ele alınması ve mecliste temsil edilen bütün partilerin katılımıyla 'Terörsüz ve Demokratik Türkiye Komisyonu' oluşturulması milletimize karşı sorumluluğumuzun bir gerekliliğidir" dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin PKK’nın fesih ilanıyla devam eden sürece ilişkin "Meclis’te komisyon kurulsun" çağrısı yapması, DEM Parti tarafından olumlu karşılandı. DEM Parti Milletvekili ve İmralı Heyeti üyesi Pervin Buldan, Bahçeli’nin Meclis’te komisyon kurulmasına yönelik çağrısını olumlu bulduklarını ve desteklediklerini söyledi. Buldan, “Bahçeli olması gerekeni dile getirmiş. Biz de bu konuda esas çözüm yerinin parlamento olması yönündeki görüşlerimizi her zaman ifade ettik. Bir komisyonun kurulmasıyla bunun ete kemiğe dönüştürülmesi çok önemli” dedi. Komisyon konusunda siyasi partilerin büyük oranda hemfikir olduğunu söyleyen Buldan, AKP'ye "Hiç geciktirmeden görüşlerini ifade etmeliler" diye seslendi.

Öte yandan, süreci başından beri “ihanet süreci” olarak nitelendiren İyi Parti de komisyon önerisine karşı çıktı. “Sürecin bir parçası olmayacağız” açıklaması yapan parti kaynakları, süreç anayasa değişikliği boyutuna taşınırsa sonuna kadar karşı duracaklarını ifade etti.

Haber Merkezi