Özgür Özel CHP Kurultay Davası Hakkında Konuştu

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, kurultay davasının reddedilmesi hakkında açıklamalarda bulundu. Davanın sonuç odaklı değil, süreç odaklı olduğunu belirterek, amaçlarının CHP'yi tartıştırmak olduğunu vurguladı. Davayı açan kişinin partiden atılmış olması nedeniyle taraf olamayacağını söyledi.

Yayınlanma:
Özgür Özel CHP Kurultay Davası Hakkında Konuştu

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP'nin kurultay davası hakkında davanın reddine karar verilmesinin ardından açıklamalarda bulunuyor.

Özel'in açıklamalarından satır başları şöyle:

"Daha önce bu konuda yaptığım açıklamalarının beni mahcup etmemesinden memnuniyet duyuyorum. Bu dava sonuç odaklı bir dava değildir, süreç odaklı bir davadır ve sonuç alınması mümkün değildir. Amaç CHP'yi tartıştırmak, CHP'de bir tartışma varmış görüntüsünü vermektir. Davayı açan kişi partiden atılmış birisidir zaten, davaya taraf olamaz. Taraf olabilecek kişilere de dilekçeler verdirttiler. Mahkeme esastan karar verdi ve davanın konusuz olduğunu söyledi. Ben bunu aylardır söylüyorum.

CHP, 31 Mart seçimlerinde Türkiye'nin 47 yıl sonra yeniden birinci partisi olmasıyla, belediyelerde yüzde 65'lik bir nüfusun yaşadığı belediyeleri kazanmasıyla ve büyük bir zafer elde etmesiyle ve o günden bugüne tüm anketlerde açık ara birinci parti olmasıyla 'CHP'yi normal siyasi yollarla yenemeyeceğiz. Nasıl yenebiliriz?' CHP'de bir karışıklık çıkaralım, ikilik yaratmaya çalışalım dediler. Buna alet edebilecekleri birtakım aparatları buldular, bizi hasta etmeye çalıştılar. Hasta olmak için mikrop lazım. Mikrop arayıp mikrop buldular, bünyeye onu sokmaya çalıştılar.

CHP'nin güçlü bünyesi, birlik ve beraberlik içinde ne hastalandı ne güç kaybetti ne de bu mikropları kabul etti. Artık bu iş bugün tamamen ortadan kalktı. Böyle olacağını biliyorduk ama CHP'yi tartıştırmak istediler ve bugüne kadar geldiler. Bundan sonra artık bu tartışmalar da geride kalmıştır.

Buradan 2 büyük teşekküre ihtiyaç var, o da şudur; bu davalar olduğunda, İstanbul'a kayyım atandığında ve birtakım olumsuz senaryolar konuşulduğunda CHP'nin İstanbul il delegeleri harekete geçtiler ve kimse karşı tarafa prim vermeden hep beraber kongre istediler, yaptılar ve il başkanımızı ve yönetimini yeniden seçtiler hep birlikte.

CHP'nin kurultay delegeleri yarışmalı bir kurultayda, hatta ikinci turda sonuç alınabilmişken, o günün kurultay delegeleri, bunlar umdular ki bizi birbirimize düşünecekler, harekete geçtiler. Ben burada rakamları kendi ağzımla söyledim bin 40 kişi noterlere koşup kurultayı tekrar istediler. Koştular ve kurultayı yenilediler. Bugün mahkeme de diyor ki 'İddialar konusuz kaldı' diyor. O delegeler 'Bizim irademiz budur' dedi. Bu birlik ve bütünlüğü gösteren herkese sarayın planlarının AK Parti yargı kolları başkanının planlarının, talimatlarının aksine ne İstanbul'da kayyıma ne de burada bir başka olasılığa ihtimal vermeyip birlik ve beraberlik halinde davranan başka delegelerimiz, üyemiz, seçmenlerimiz ve bütün demokratlarımıza teşekkür etmek lazım.

Bir yanda sandığa leke sürmeye ve sandığı ortadan kaldırmaya çalışan demokrasiyi hedef almış iktidar anlayışı, bir tarafta ona karşı mücadele veren bütün demokratlar... Otokrasinin ve otokratın yanında olanlar kaybetmiştir. Yapılan ilk seçimde de demokrasi kazanacak, otokrasi kaybedecektir.

(Erdoğan'a cevap) Sayın Erdoğan uçaktayken, uçarken iyice uçuyor. Kendisi iktidara geldiği gün simit Ankara'da 20 kuruş, İstanbul'da 25 kuruştu. Şimdi 20 lira. Bunu yapan kendisi. Vatandaşa kendisi 'Yok öyle 25 kuruşa simit' diye kendisi diyor.

Ömer Çelik'in kulak zarı biliyorsunuz hasta, çok üzgünüm kendisi için. Seçici geçirgen bir kulak zarı var. İşine geldiğini duyuyor, işine gelmeyeni duymuyor. Ben 4 aydır 'İddianameyi bekliyoruz. Yargılanmak için değil yargılamak için' diyorum. Kanıt yok. İBB iddianamesini de bekliyoruz dedik, biz yargılanmayacağız, biz yargılayacağız.

Sayın Erdoğan bugün demiş ki Yassıada massıada... Onun altında imzam var benim. Grup başkanvekili olarak biz bütün partiler o kanuna hep birlikte katkı verdik. O kanunu biz destekledik, ben katıldım görüşmelere. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin 1960 darbesinde yaşanan mağduriyetlere karşı çıkardığı o kanunun altında imzamız, oyumuz, sözümüz var benim. Birazcık utanma olsa... İktidara geldiniz, bizi yargılıyorsunuz. İşte faşizan zihniyet. Bu parti daha birkaç saat önce elinizden kurtuldu. Bu partinin yaptığı kongreyi iptal etmekten medet uman zihniyetsiniz siz. İstanbul il binamıza, il kongremize, il başkanımıza dava açtınız. İşte faşizan zihniyet. İstanbullu 3 kez üst üste seçildi, mazbatayı iptal ettiniz. Büyük farkla seçildi. 5 yıl yapmadığınız zulüm kalmadı, hazmedemediniz, cumhurbaşkanı adayımızı Silivri'ye koydunuz, onu yargılıyorsunuz. Bir de diyorsunuz ki faşizan zihniyet... Bana Yassıada'dan, rahmetli Menderes'in mağduriyetinden kendisine siyasi rant çıkarmaya çalışıyor. Başka kapıya...

Açsınlar 28. Ankara Ağır Ceza, 33. Ankara Ağır Ceza mahkemelerinde açılan davalara baksınlar. SGK'nin bütün bilgileri çalınmıştır. Hakan Fidan bu konunun üzerine gitmeye korkmuştur. İbrahim Kalın döneminde çalışma yapılmıştır. Hakan Fidan bu ülkenin bütün bilgilerini çaldırdı. Hepimizin bilgilerini çaldırdılar, davaları görülüyor bunların.

Yolsuzluk dediler, hırsızlık dediler, ikna edemediler. Şimdi utanmadan 'casusluk' diyor. Biz bu filmleri çok gördük. Bu FETÖ hiçbir şey beceremediğinde döner, casusluk davaları açardı. Ne oldu İzmir casusluk davası? Ne oldu İstanbul askeri casusluk davası? Casus dedikleri kahraman Türk askerlerinin hepsi beraat etti.

Haber Merkezi