Savcılık: Rezan Epözdemir'in Borcu, Cengiz Çallı'nın 18 Yıllık Birikimi Kadar
Avukat Rezan Epözdemir'in tutuklanma talebiyle savcılığa sevk yazısı ulaştı. Yazıda, Epözdemir'in yüksek meblağlı borç ilişkisine dair kanıt sunamadığı ve elde edilen bonoların, ilgili savcının maaşıyla orantısız olduğu belirtildi. Savcılık, WhatsApp kayıtlarının rüşvetin sadece tahliyeye değil, adli kontrolün kaldırılmasına yönelik olduğunu ortaya koyduğunu ifade etti.
"Rüşvete aracılık etmek" ve "rüşvet almak" suçlarından tutuklanması talep edilen avukat Rezan Epözdemir hakkında savcılığın sevk yazısına ulaşıldı. Sevk yazısında, Epözdemir'in e borç verildiğine ne de borcun geri ödendiğine dair delil niteliği taşıyan herhangi bir belgeyi ibraz edemediği belirtildi. Sevk yazısında, ele geçirilen bonoların toplam bedelinin 2 milyon 490 bin lira olduğu, bonoların düzenlendiği tarihte hakim-savcı maaşlarının ortalama 11-12 bin lira olduğu ve kaba bir hesapla Makaron dosyasının da savcısı olan eski savcı Cengiz Çallı'nın aldığı maaştan yaklaşık 18 yıl hiçbir harcama yapmadan ancak ödeyebileceği bir tutara tekabül ettiği belirtildi. Bu durumun hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirten savcılık, Epözdemir'in savunmalarının açıklanan sebeplerle suçtan kurtulmaya yönelik olduğunu kaydetti. Sevk yazısında, "WhatsApp kayıtlarında rüşvetin yalnızca tahliyeye değil, adli kontrol tedbirinin kaldırılmasına da ilişkin olduğu anlaşılmıştır" denildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca "rüşvet", "FETÖ/PDY'ye yardım", "siyasal ve askeri casusluk" suçlamalarından yürütülen iki ayrı soruşturma kapsamında pazar günü sabah saatlerinde evinden gözaltına alınan avukat Rezan Epözdemir, üç gün sonra adliyeye sevk edildi. Epözdemir savcılıktaki ifadesinin ardından üzerine atılı "rüşvete aracılık etmek" suçundan tutuklanması talebiyle hâkimliğe sevk edildi. Epözdemir hakkında "FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne yardım" ile "siyasal ve askeri casusluk" suçlarından ise yurt dışına çıkma yasağı talep edildi.
"Rüşvet" suçu soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve Bakırköy Adliyesi’nde yazı işleri müdürü olarak görev yapan dönemin Makaron dosyasına da bakan eski savcı Cengiz Çallı'nın katibi Kürşat Yılmaz ise etkin pişmanlık ve ikrar yönündeki ifadesi kapsamında serbest bırakıldı.
İFADESİ - Avukat Epözdemir’e, “makaron” dosyasında “rüşvetle tahliye” suçlaması: 150 bin doları ‘savcıya borç verdim’ diye açıkladı
, Epözdemir hakkındaki savcılığın tutuklama talepli sevk yazısını yayımladı.
Buna göre yazıda, şüpheli Epözdemir'in, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturma dosyasında tutuklu bulunan Zekeriye Yurtçak ve Ahmet Mesut Yurtçak'ın tahliyesi ve akabinde "ev hapsi" şeklinde uygulanan adli kontrol tedbirlerinin kaldırılması hususunda rüşvete aracılık ettiğine ve bu suretle menfaat temin ettiğine ilişkin ihbar üzerine soruşturma yürütüldüğü belirtildi.
Bu kapsamda 7 Temmuz 2021 tarihli bir WhatsApp konuşma kaydına ulaşıldığı kaydedilen yazıda, bu konuşma kaydının soruşturmayı yürüten ve daha sonra aynı olaydaki rüşvet eylemi sebebiyle meslekten ihraç edilen savcı Cengiz Çallı ile tanık Atalay Demirbaş arasında geçtiği ve mesaj içeriklerinde rüşvet olarak alınan paranın "Rezan" isimli bir şahsa götürüleceğine dair ibarelerin bulunduğunun anlaşıldığı ifade edildi.
Yazıda, Atalay Demirbaş'ın aynı olaydaki eylemleri sebebiyle Yargıtay 5. Ceza Dairesinde "sanık" sıfatıyla yargılanması sebebiyle mükerrer soruşturmaya sebebiyet vermemek adına tanık sıfatıyla celbinin sağlandığı kaydedildi.
Atalay Demirbaş iddialarının doğruluğunun tespiti amacıyla Rezan Epözdemir ile Cengiz Çallı'nın HTS/BAZ kayıtlarının temin edildiği belirtilen yazıda, ortak baz verdiğine dair tespitler yapıldığı ifade edilerek, "Her ne kadar şüpheli savunmasında beyanlardaki tarihin uyumsuz olduğunu belirtmişse de dosya kapsamında alınan olaya ilişkin diğer WhatsApp kayıtlarında rüşvetin yalnızca tahliyeye değil, adli kontrol tedbirinin kaldırılmasına da ilişkin olduğu anlaşılmıştır." denildi.
Yazıda, Epözdemir'in ofisinde toplam bedeli 2 milyon 490 bin lira olan iki bononun bulunduğu anımsatılarak, "Cengiz Çallı ile Epözdemir'in baz kayıtlarına göre, 8 Temmuz 2021 tarihinde gece saatlerinde ortak baz verdikleri hususu göz önüne alındığında bahse konu 9 Temmuz 2021 düzenleme tarihli bononun bu görüşmede düzenlendiğine ve rüşvet alınan paranın Cengiz Çallı'da kalması karşılığında Epözdemir'e bu bonoyu verdiğine dair kanaat oluşturmuştur." denildi.
Epözdemir'in, bonoların Cengiz Çallı'ya daha önce borç vermesi sebebiyle düzenlendiğine dair beyanda bulunduğu kaydedilen yazıda, "Ne borç verildiğine ne de borcun geri ödendiğine dair delil niteliği taşıyan herhangi bir belgeyi ibraz edemediği anlaşılmıştır. Ele geçirilen bonoların toplam bedelinin 2 milyon 490 bin lira olduğu, bonoların düzenlendiği tarihte hakim-savcı maaşlarının ortalama 11-12 bin lira olduğu, kaba bir hesapla Cengiz Çallı'nın aldığı maaştan yaklaşık 18 yıl hiçbir harcama yapmadan ancak ödeyebileceği bir tutara tekabül ettiği, bu durumun hayatın olağan akışına aykırı olduğu, şüphelinin savunmalarının açıklanan sebeplerle suçtan kurtulmaya yönelik olduğu değerlendirilmiştir." ifadelerine yer verildi.
Sevk yazısında, Epözdemir'in Cengiz Çallı'ya tatile ya da mesai dışında yemeğe gittiğini hatırlamadığını beyan ettiği ifade edilerek, "Şüpheliden ele geçirilen dijital materyaller üzerinde yapılan incelemede birlikte birden fazla kez tatile gittiklerine ve tatil ücretlerinin Rezan Epözdemir'e fatura edildiğine dair belgelere ulaşılmıştır. Tatil ve yemek ücretlerinin Epözdemir tarafından ödendiğine dair tutarlı tanık beyanları da bulunmaktadır." tespiti yer aldı.
Cengiz Çallı ile Rezan Epözdemir arasındaki ilişkinin normal bir tanışıklıktan öte olduğu aktarılan yazıda, "Şüphelinin yargı camiası içerisindeki başka şahıslar ile benzer irtibat ve eylemlerinin tespiti hususunda kapsamlı soruşturmalar devam etmektedir." denildi.
Avukat Rezan Epözdemir, "rüşvet", "FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne yardım", "siyasal ve askeri casusluk" suçlarından yürütülen iki ayrı soruşturma kapsamında gözaltına alınmıştı.
Gizlilik kararı verilen "rüşvet" soruşturması kapsamında ifadesi alınan tanık A.D, Epözdemir'in rüşvet aldığı 3 farklı eylem olduğuna ilişkin iddiada bulunmuştu.
Tanık A.D, Epözdemir'in vekalet ilişkisi bulunmayan 2021 yılındaki olayda, Epözdemir ile C.Ç'nin, bir tahliye işlemi karşılığında 75 bin dolarlık kısmı tahliye öncesinde, kalan 75 bin dolarlık kısmı da tahliye sonrasında olmak üzere 150 bin dolar rüşvet aldıklarını, bu rüşvetin 75 bin dolarlık kısmının C.Ç. tarafından 7 Temmuz 2021'de Epözdemir'e götürüldüğünü öne sürmüştü.
Yine dosya kapsamındaki "WhatsApp" kayıtlarının da 7 Temmuz 2021'de 75 bin dolar rüşvet alındığını doğruladığı vurgulanmıştı.
Emniyetteki işlemleri tamamlanan Epözdemir, İstanbul Adliyesi'ne sevk edilmişti.
Epözdemir'e yönelik soruşturmasıyla birlikte, "Makaron Soruşturması" olarak bilinen bir dava da gündeme geldi. İlk sızan bilgililer bu dosyadaki bazı isimlerin, Epözmedir'e yönelik rüşvet suçlamasındaki isimlerle aynı olduğunu gösteriyor.
Sigara filtresi olan makaron kaçakçılığı ile ilgili yürütülen bir soruşturma kapsamında, 2021 yılında, Bakırköy Adliyesi’nde önemli iddialar dile getirildi, işadamı Atalay Demirbaş ve bir polis memuru tutuklandı. Dosyaya bakan savcı Erzurum'a gönderildi.
Soruşturmadan sızan bilgilere göre, 2021 yılında, Atalay Demirbaş, gözaltındaki bir kısım şüphelinin yakını ile temasa geçti. İddiaya göre, Demirbaş, bu kişileri serbest bıraktırabileceğini söyledi. Şahısların görüştükleri sırada Jandarma ekipleri, Atalay Demirbaş'ın görüşme yapacağı görüşmeyi izledi, 40 bin Euro’nun masaya konulması ile birlikte ekipler suçüstü yaptı
Atalay Demirbaş sorgusunda, makaron kaçakçılığından gözaltına alınan kişilerden Z.Y.'den 1 milyon 650 bin Euro alacağı olduğunu, bu parasını tahsil etmek için hareket ettiğini öne sürdü. Kendisi ile görüşmeye gelen kişilerden 40 bin Euro almak üzere olduğunu kabul eden Demirbaş, "Belki savcı bey ile konuşur onu ikna edersem, Y.'nin serbest kalmasını sağlar. Geç de olsa alacağımı tahsil ederim diye düşündüm. S.G. ve G.A. ile konuşmamızda, dosyaya bakan savcının benim yakın dostum olduğunu, ondan ricacı olursam beni kırmayacağını söyledim. Bütün bu konuşmalarımızdan Savcı Cengiz Çallı Bey’in haberi olmamıştır." dedi.
Epözdemir savcılıktaki ifadesinin ardından üzerine atılı "rüşvete aracılık etmek" suçundan tutuklanması talebiyle hâkimliğe sevk edildi. Epözdemir hakkında "FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne yardım" ile "siyasal ve askeri casusluk" suçlarından ise yurt dışına çıkma yasağı talep edildi."Rüşvet" suçu soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve Bakırköy Adliyesi’nde yazı işleri müdürü olarak görev yapan dönemin Makaron dosyasına da bakan eski savcı Cengiz Çallı'nın katibi Kürşat Yılmaz ise etkin pişmanlık ve ikrar yönündeki ifadesi kapsamında serbest bırakıldı.
İFADESİ - Avukat Epözdemir’e, “makaron” dosyasında “rüşvetle tahliye” suçlaması: 150 bin doları ‘savcıya borç verdim’ diye açıkladı
, Epözdemir hakkındaki savcılığın tutuklama talepli sevk yazısını yayımladı.
Buna göre yazıda, şüpheli Epözdemir'in, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturma dosyasında tutuklu bulunan Zekeriye Yurtçak ve Ahmet Mesut Yurtçak'ın tahliyesi ve akabinde "ev hapsi" şeklinde uygulanan adli kontrol tedbirlerinin kaldırılması hususunda rüşvete aracılık ettiğine ve bu suretle menfaat temin ettiğine ilişkin ihbar üzerine soruşturma yürütüldüğü belirtildi.
Bu kapsamda 7 Temmuz 2021 tarihli bir WhatsApp konuşma kaydına ulaşıldığı kaydedilen yazıda, bu konuşma kaydının soruşturmayı yürüten ve daha sonra aynı olaydaki rüşvet eylemi sebebiyle meslekten ihraç edilen savcı Cengiz Çallı ile tanık Atalay Demirbaş arasında geçtiği ve mesaj içeriklerinde rüşvet olarak alınan paranın "Rezan" isimli bir şahsa götürüleceğine dair ibarelerin bulunduğunun anlaşıldığı ifade edildi.
Yazıda, Atalay Demirbaş'ın aynı olaydaki eylemleri sebebiyle Yargıtay 5. Ceza Dairesinde "sanık" sıfatıyla yargılanması sebebiyle mükerrer soruşturmaya sebebiyet vermemek adına tanık sıfatıyla celbinin sağlandığı kaydedildi.
Atalay Demirbaş iddialarının doğruluğunun tespiti amacıyla Rezan Epözdemir ile Cengiz Çallı'nın HTS/BAZ kayıtlarının temin edildiği belirtilen yazıda, ortak baz verdiğine dair tespitler yapıldığı ifade edilerek, "Her ne kadar şüpheli savunmasında beyanlardaki tarihin uyumsuz olduğunu belirtmişse de dosya kapsamında alınan olaya ilişkin diğer WhatsApp kayıtlarında rüşvetin yalnızca tahliyeye değil, adli kontrol tedbirinin kaldırılmasına da ilişkin olduğu anlaşılmıştır." denildi.
Yazıda, Epözdemir'in ofisinde toplam bedeli 2 milyon 490 bin lira olan iki bononun bulunduğu anımsatılarak, "Cengiz Çallı ile Epözdemir'in baz kayıtlarına göre, 8 Temmuz 2021 tarihinde gece saatlerinde ortak baz verdikleri hususu göz önüne alındığında bahse konu 9 Temmuz 2021 düzenleme tarihli bononun bu görüşmede düzenlendiğine ve rüşvet alınan paranın Cengiz Çallı'da kalması karşılığında Epözdemir'e bu bonoyu verdiğine dair kanaat oluşturmuştur." denildi.
Epözdemir'in, bonoların Cengiz Çallı'ya daha önce borç vermesi sebebiyle düzenlendiğine dair beyanda bulunduğu kaydedilen yazıda, "Ne borç verildiğine ne de borcun geri ödendiğine dair delil niteliği taşıyan herhangi bir belgeyi ibraz edemediği anlaşılmıştır. Ele geçirilen bonoların toplam bedelinin 2 milyon 490 bin lira olduğu, bonoların düzenlendiği tarihte hakim-savcı maaşlarının ortalama 11-12 bin lira olduğu, kaba bir hesapla Cengiz Çallı'nın aldığı maaştan yaklaşık 18 yıl hiçbir harcama yapmadan ancak ödeyebileceği bir tutara tekabül ettiği, bu durumun hayatın olağan akışına aykırı olduğu, şüphelinin savunmalarının açıklanan sebeplerle suçtan kurtulmaya yönelik olduğu değerlendirilmiştir." ifadelerine yer verildi.
Sevk yazısında, Epözdemir'in Cengiz Çallı'ya tatile ya da mesai dışında yemeğe gittiğini hatırlamadığını beyan ettiği ifade edilerek, "Şüpheliden ele geçirilen dijital materyaller üzerinde yapılan incelemede birlikte birden fazla kez tatile gittiklerine ve tatil ücretlerinin Rezan Epözdemir'e fatura edildiğine dair belgelere ulaşılmıştır. Tatil ve yemek ücretlerinin Epözdemir tarafından ödendiğine dair tutarlı tanık beyanları da bulunmaktadır." tespiti yer aldı.
Cengiz Çallı ile Rezan Epözdemir arasındaki ilişkinin normal bir tanışıklıktan öte olduğu aktarılan yazıda, "Şüphelinin yargı camiası içerisindeki başka şahıslar ile benzer irtibat ve eylemlerinin tespiti hususunda kapsamlı soruşturmalar devam etmektedir." denildi.
Avukat Rezan Epözdemir, "rüşvet", "FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne yardım", "siyasal ve askeri casusluk" suçlarından yürütülen iki ayrı soruşturma kapsamında gözaltına alınmıştı.
Gizlilik kararı verilen "rüşvet" soruşturması kapsamında ifadesi alınan tanık A.D, Epözdemir'in rüşvet aldığı 3 farklı eylem olduğuna ilişkin iddiada bulunmuştu.
Tanık A.D, Epözdemir'in vekalet ilişkisi bulunmayan 2021 yılındaki olayda, Epözdemir ile C.Ç'nin, bir tahliye işlemi karşılığında 75 bin dolarlık kısmı tahliye öncesinde, kalan 75 bin dolarlık kısmı da tahliye sonrasında olmak üzere 150 bin dolar rüşvet aldıklarını, bu rüşvetin 75 bin dolarlık kısmının C.Ç. tarafından 7 Temmuz 2021'de Epözdemir'e götürüldüğünü öne sürmüştü.
Yine dosya kapsamındaki "WhatsApp" kayıtlarının da 7 Temmuz 2021'de 75 bin dolar rüşvet alındığını doğruladığı vurgulanmıştı.
Emniyetteki işlemleri tamamlanan Epözdemir, İstanbul Adliyesi'ne sevk edilmişti.
Epözdemir'e yönelik soruşturmasıyla birlikte, "Makaron Soruşturması" olarak bilinen bir dava da gündeme geldi. İlk sızan bilgililer bu dosyadaki bazı isimlerin, Epözmedir'e yönelik rüşvet suçlamasındaki isimlerle aynı olduğunu gösteriyor.
Sigara filtresi olan makaron kaçakçılığı ile ilgili yürütülen bir soruşturma kapsamında, 2021 yılında, Bakırköy Adliyesi’nde önemli iddialar dile getirildi, işadamı Atalay Demirbaş ve bir polis memuru tutuklandı. Dosyaya bakan savcı Erzurum'a gönderildi.
Soruşturmadan sızan bilgilere göre, 2021 yılında, Atalay Demirbaş, gözaltındaki bir kısım şüphelinin yakını ile temasa geçti. İddiaya göre, Demirbaş, bu kişileri serbest bıraktırabileceğini söyledi. Şahısların görüştükleri sırada Jandarma ekipleri, Atalay Demirbaş'ın görüşme yapacağı görüşmeyi izledi, 40 bin Euro’nun masaya konulması ile birlikte ekipler suçüstü yaptı
Atalay Demirbaş sorgusunda, makaron kaçakçılığından gözaltına alınan kişilerden Z.Y.'den 1 milyon 650 bin Euro alacağı olduğunu, bu parasını tahsil etmek için hareket ettiğini öne sürdü. Kendisi ile görüşmeye gelen kişilerden 40 bin Euro almak üzere olduğunu kabul eden Demirbaş, "Belki savcı bey ile konuşur onu ikna edersem, Y.'nin serbest kalmasını sağlar. Geç de olsa alacağımı tahsil ederim diye düşündüm. S.G. ve G.A. ile konuşmamızda, dosyaya bakan savcının benim yakın dostum olduğunu, ondan ricacı olursam beni kırmayacağını söyledim. Bütün bu konuşmalarımızdan Savcı Cengiz Çallı Bey’in haberi olmamıştır." dedi.
.Haber Merkezi