Oğuz Murat Aci'nin Babası: Şükriye Aci Oğlumun Kanını Sattı!
Oğuz Murat Aci'nin babası Özer Aci, gelini Şükriye Aci'nin Eylem Tok ve Bülent Cihantimur hakkındaki şikayetini geri çekmesine şaşırmadığını belirtti. Maddi ve manevi zararın giderildiğini söyleyen Şükriye Aci'nin kararını eleştiren Özer Aci, torununun büyükbabası olarak bilgi sahibi olma hakkı olduğunu savundu.
Özer Aci, oğlu Oğuz Murat Aci'nin трагічні втрати sonrası gelini Şükriye Aci'nin, aralarında ABD'ye kaçan Timur Cihantimur'un annesi Eylem Tok ve babası Bülent Cihantimur'un da olduğu dört şüpheliyle ilgili şikayetini geri çekmesi üzerine açıklamalarda bulundu.
Aci, gelininin bu kararını bir süredir beklediğini ifade ederek, kazadan sonra Şükriye Aci'nin ailesinin yanına yerleştiğini belirtti.
ŞÜKRİYE ACİ'NİN KARARI VE ÖZER ACİ'NİN TEPKİSİ
Gelininin maddi tazminat alacağını tahmin ettiğini söyleyen Özer Aci, "Bana göre bu yanlış bir davranış. Ancak onun için doğru olabilir. Fakat bu kararın benden gizli alınması doğru değil. Ben torununun büyükbabası olarak 'Ne kadar para aldı, ne yaptı, az mı aldı, çok mu aldı?' bilme hakkına sahiptim. Bunca zamandır mücadele eden benim" dedi.
Kamuoyunu kendisinin bilgilendirdiğini vurgulayan Aci, "Ben yoruluyorum. 30 yıllık evladını kaybeden benim. 3 yıllık eşini kaybeden Şükriye Aci, oğlumun kanını bir bedel karşılığında sattı. Maddi ve manevi haklarından vazgeçti. Yarın bir gün çocuğuna bu durumu nasıl açıklayacak, o çocuk hesap sormayacak mı?" şeklinde konuştu.
"PARA İLE ÇÖZMEYE ÇALIŞIYORLAR"
Daha önce Bülent Cihantimur ile görüşmeye gideceği zaman gelinine, "Bunlar para teklif ediyorlar, senin düşüncen nedir?" diye sorduğunu aktaran Aci, gelininin "Rızkı onlar değil Allah verir" yanıtını verdiğini belirtti. Aci, Şükriye Aci'nin avukatları tarafından yönlendirildiğini iddia etti.
Ailenin kendisine herhangi bir teklifte bulunmadığını, Bülent Cihantimur'a ne istediğini sorduğunda ise çocuğunu ve eski eşini Amerika'dan getirerek adalete teslim etmesini talep ettiğini anlatan Özer Aci, "Bugüne kadar 'Ben senin isteğini yerine getiremedim. Bir acılı baba olarak empati kurdum, üzüntünü paylaşıyorum' diyemedi. Parayla çözmeye çalışıyor" ifadelerini kullandı.
DAVADAN VAZGEÇMEYECEK
İlahi adaletin mutlaka tecelli edeceğine inandığını vurgulayan Aci, "Ben hiçbir zaman davamdan vazgeçmedim ve vazgeçmeyeceğim. Bana İstanbul'u verseler ne diyeyim? Oğlum mezardan çıkıp geri gelecek mi?" dedi.
Devam eden dava süreciyle ilgili olarak Aci, "Yasalar çerçevesinde oğlumun miras hakkı eşi ve çocuğunundur. Benim mücadelem o 1,5 yaşındaki çocuk içindir. 'Pars, Pars diyorsunuz, ben ne olacağım?' diyor. Şükriye Hanım'a şunu söyledim; 'Kızım Pars'ın imkanlarından, ekmeğinden, suyundan sen otomatikman annesi olduğun için faydalanacaksın.' Ama o ne yaptı? Bana bir bardak çay veya su ikram etmeye üşendi. Para almayı tercih etti. Yolu açık olsun" şeklinde konuştu.
ABD'DEKİ YARGI SÜRECİ
Timur Cihantimur, kazanın ardından annesi Eylem Tok ile Mısır üzerinden ABD'ye kaçmıştı. Türkiye, iki ülke arasındaki suçluların iadesi anlaşmasına dayanarak her ikisinin de iadesini talep etti. Cihantimur ve annesi 14 Haziran'da Boston'da yakalandı. İlk duruşmalarında hakim karşısına çıkan anne Tok ve oğlu Cihantimur'un, Türkiye'ye iade davalarının ayrılmasına karar verildi.
20 Haziran'daki duruşmada, ABD vatandaşı olan Cihantimur'un avukatları müvekkillerinin Türkiye'ye iade edilmek istemediğini ve işlediği suçun bir kaza olduğunu savundu.
Avukatları, Cihantimur'un tutulduğu yerde ABD'deki cezaevi şartlarını yaşadığını belirterek, "Sanığın hiçbir sabıkası yok. Türkiye'de büyümüş olsa da bir Amerikan vatandaşı. Şu an içinde bulunduğu şartlarda sivil hakları elinden alınmış ve psikolojisi bozulmuş bir halde. Alması gereken reçeteli ilaçlarına bile ulaşamıyor. İlaçlarını alamadığı için bazı semptomlarla karşı karşıya. Elimizde kaçma veya tehlike riski olmadığına dair açık ve ikna edici kanıtlar var" dedi.
Yargıç Cabell, Cihantimur'un tutukluluğunun devamına karar verdi.
Haber Merkezi