Öğrencilere İstismarla Suçlanan Öğretmenin Tahliyesine Karar Verildi!

İstanbul, Sultangazi'de 11 öğrencisine cinsel istismarda bulunan sınıf öğretmeni A.M.D.’ye yönelik dava süreci, 151 yıl hapis cezası verilmesi ve sonrasında yaşanan yasal gelişmeleri kapsıyor.

Yayınlanma:
Öğrencilere İstismarla Suçlanan Öğretmenin Tahliyesine Karar Verildi!

İstanbul'un Sultangazi ilçesinde yaşanan trajik bir olay, tüm ülkenin dikkatini çekti. Bir devlet okulunda görev yapan sınıf öğretmeni A.M.D., 2013 ile 2016 yılları arasında, birinci sınıftan dördüncü sınıfa kadar olan 11 kız öğrencisine cinsel istismar suçlamasıyla karşı karşıya geldi. Olaylar, öğretmenin hem sınıf içerisinde hem de özel ders verme bahanesiyle çocukları evine çağırarak gerçekleştirdiği iddia edildi. Bu korkunç durum, çocukların ailelerine anlatmaları halinde okuldan atılacakları tehdidiyle daha da vahim bir hal aldı.

Duruşma ve Yargılama Süreci

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 1 Haziran 2017'de iddianameyi hazırlayarak A.M.D.'nin 11 çocuğa yönelik eylemleri nedeniyle 327.5 yıldan 836 yıl 10 aya kadar hapis cezası talebinde bulundu. İstanbul 31. Ağır Ceza Mahkemesi'nde tutuklu olarak yargılanan sanık, suçlamaları reddederek beraat talebinde bulundu.

30 Mayıs 2019'da görülen karar duruşmasında, A.M.D. 151.5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ancak, sanık avukatı ve bazı mağdurların avukatları karara itiraz etti. Yargıtay, usul yönünden bozarak dosyayı yeniden mahkemeye gönderdi. 5 Aralık 2023'te başlayan yeniden yargılamada, savcı A.M.D'nin 116 yıldan 224 yıla kadar hapis cezasını talep etti.

Tahliye ve Tepkiler

Sanık avukatına savunma hazırlaması için süre veren mahkeme, A.M.D.’nin tutukluluk süresini göz önünde bulundurarak adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi. Bu karar, bazı avukatlar tarafından itiraz edilmesine rağmen, mahkeme tarafından reddedildi. Böylece, A.M.D. 7 yıl tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakıldı.

Bu gelişmeler, hukuk sistemi ve çocuk istismarı konularında ciddi tartışmaları beraberinde getirdi. Toplumun çeşitli kesimlerinden gelen tepkiler, adaletin nasıl sağlanacağı ve çocukların korunması konusundaki endişeleri gözler önüne serdi. Bu dava, hem yasal süreçlerin işleyişi hem de toplumsal duyarlılık açısından önemli bir örnek teşkil etti.