Nakıpoğlu'ndan İbb Operasyonu Tutuklularına Nakil Eleştirisi: Yalnızsın, İzole Edildin!
Selin Nakıpoğlu, CHP'li belediye başkanlarına yönelik tutuklamaların ardından yaşanan cezaevi nakillerini eleştirdi. Bu uygulamanın hukuki olmadığını savunan Nakıpoğlu, AKP'nin tutsakları ailelerinden ve avukatlarından uzaklaştırarak baskı altına alma taktiği güttüğünü belirtti. Nakıpoğlu, bu durumun cezalandırma ve yıldırma amaçlı olduğunu vurguladı.
BürGün yazarı Selin Nakıpoğlu, CHP'li belediyelere yönelik operasyonlarda tutuklanan isimlerin farklı kentlerdeki cezaevlerine sevk edilmesini sert bir dille eleştirdi. Nakıpoğlu, bu uygulamayı bir tür "cezalandırma ve yıldırma taktiği" olarak nitelendirdi.
Nakıpoğlu, söz konusu uygulamanın tutukluların aileleri ve avukatlarıyla iletişimini zorlaştırdığını, bunun da tutuklular üzerinde psikolojik bir baskı oluşturmayı amaçladığını vurguladı.
Nakıpoğlu'nun yazısından satır başları:
"11 belediye başkanından epey rahatsız olup, tutsak ederek milyonların oyunu gasp ettiler. Eziyet de hız kesmiyor. Belediye başkanları ailelerinden ve avukatlarından uzak şehirlerdeki cezaevlerine gönderiliyor. Örneğin İstanbul’un Beylikdüzü ilçesinin belediye başkanı Murat Çalık neden Buca Cezaevine gönderildi? Medya A.Ş. Genel Müdürü İpek Elif Atayman neden Afyon Cezaevine nakledildi? AKP, tutsağın ailesi ve avukatıyla düzenli iletişimini fiilen imkânsızlaştırarak, tutsak edilene ‘yalnızsın, izole edildin’ duygusu vererek onu baskı altına alma yöntemine başvuruyor. Bu yapılanların bittabi hukuki zeminde bir açıklaması yoktur, bir tür cezalandırma ve yıldırma taktiklerinden biridir. Daha fazla içeride kalırsa direnci kırılır ve o kadar etkin pişmanlıktan yararlanmaya meyilli olur niyetiyle içi boş dosyalar doldurulmaya çalışılıyor. Siyasal iktidar ne yasa, ne hukuk, ne etik bıraktı! Toplumun yarısını yok sayan ve hatta düşman ilan eden bir siyasal iktidar ile daha çok sıkıntılı günler yaşayacak ve fakirleşeceğiz. Kendine muhalefet edenleri düşman görüyor, halkın seçtiği belediye başkanlarını tutsaklığa mahkûm ediyor. Ne zaman düzenleneceği belli olmayan iddianamelerle ön infaza dönüştürülmüş olan tutuklama kararları ise kaosa yol açıyor. Kaybeden ise bu ülkenin halkı oluyor. 23 sene önce Erdemliler Hareketi diyerek iktidara gelen AKP’nin rejiminde, bu kadar da olmaz dediğimiz ne varsa oluyor."
HUKUKSUZLUĞA KARŞI DİRENİŞ ÇAĞRISI
31 Mayıs tutuklamalarının ardından İstanbul Adliyesi önünde açıklama yapan Avukat Tuba Torun Erdoğdu'nun sözlerine de atıfta bulunan Nakıpoğlu, bu durumu bir "kurtuluş savaşı" olarak tanımladı.
Nakıpoğlu, adaletin olmadığı bu dönemde susmamak, görmezden gelmemek ve haksızlıklara karşı ses çıkarmak gerektiğini vurguladı. "Çünkü başkasına yapılan haksızlığa sessiz kalmak, bir gün adaleti tamamen kaybetmektir. Adaletsizliğe sessiz kalmayanlar var ise, işte o zaman hâlâ umut var demektir" ifadelerini kullandı.
UMUT VAR
Nakıpoğlu yazısını adaletsizliğe sessiz kalmamaya çağırarak bitirdi.
Yazının tamamını okumak için tıklayın.
Haber Merkezi