Kahramanmaraş'ta Depremde Ölen 152 Kişi İçin Palmiye Sitesi Dosyasında Üç Kamu Görevlisine Soruşturma Izni Verildi
Kahramanmaraş Valisi Ünlüer, Palmiye Sitesi'nde yaşanan faciaya ilişkin üç kamu görevlisi hakkında soruşturma izni verdi. Depremde hayatını kaybedenlerin yakınları adaletin yerini bulmasını bekliyor. 152 insanın ölümünde sorumluluk sadece müteahhitlerle sınırlı olmamalı. Adaletin sağlanması için herkesin yargılanması gerektiğini belirtiyorlar.
Kahramanmaraş Valisi Mükerrem Ünlüer, 6 Şubat depremlerinde yıkılarak 152 kişinin yaşamını yitirdiği Palmiye Sitesi'ne ilişkin üç kamu görevlisi hakkında soruşturma izni verdi. Depremde ailesini kaybeden İrem Türkmener Karslı, "Depremin üzerinden 1001 gün geçtikten sonra nihayet kamu görevlileriyle ilgili bir soruşturma izni çıktı. 152 insanın hayatını kaybettiği bir dosyada sorumluluk sadece müteahhitlerle sınırlanamaz. Bu yıkıma imza atan, göz yuman, denetlemeyen herkes yargılanmadan adalet yerini bulmayacak" dedi.
6 Şubat depremlerinde Kahramanmaraş'ın Onikişubat ilçesinde bulunan Palmiye Sitesi'nin üç bloğunun yıkılması sonucu 152 kişi hayatını kaybetti, 17 kişi yaralandı.
Müteahhit, statik proje müellifi ve fenni mesul Ali Babaoğlu, müteahhit Hacı Mehmet Ersoy ve jeoloji mühendisi Ömer Tarakçıoğlu hakkında "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan dava açıldı. Tutuklu sanık Babaoğlu'na 21 yıl 9 ay, Ersoy'a ise 18 yıl 8 ay hapis cezası verdi. Tarakçıoğlu ise beraat etti. Firari sanık Ersoy yakalanamadı.
Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı, binaya ilişkin bilirkişi raporlarında "kusurlu" oldukları belirlenen Kahramanmaraş Belediyesi eski İmar İşleri Müdür Yardımcısı Zeynel Abidin Şerefoğlu, eski mimarlar Hacı Mehmet Güner ve Mehmet Dişçeken ile eski inşaat mühendisi Ali Özcan Kurt hakkında, "taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" ve "görevi kötüye kullanma" suçlarından soruşturma izni talep etti.
İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin ön incelemesine göre, Palmiye Sitesi'nin proje ve yapı kontrolünü yürüten dört kişinin olduğu, 27 Haziran 2000 tarihli ve 401 numaralı ruhsatla inşa edilen yapının, 3194 sayılı İmar Kanunu'nun geçici 16. maddesi kapsamında herhangi bir yapı kayıt belgesine sahip olmadığı tespit edildi.
Müfettişler, dosyadaki Aralık 2023 tarihli teknik bilirkişi raporuna göre, binanın 2 bodrum, zemin, 8 normal ve çatı katından oluşan 12 katlı olarak inşa edildiğini belirledi. Raporda, zemin etüt raporunda öngörülen 9 kat yerine 12 kat inşa edilmesi nedeniyle oluşacak ek yük ve gerilme artışlarının değerlendirilmesi için yapı sahibinden ilave çalışmaların istenmesi gerektiği ancak idarece bu çalışmaların yapılmadığı tespit edildi. Ayrıca, binanın projelendirme, yapım ve bitim aşamalarında 1975 Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmelik esaslarına yeterince uyulmadığı, belediyedeki proje kontrolünden sorumlu yetkililerin asli, yapı kontrol birimi yetkililerinin ise tali kusurlu olduğu bildirildi.
Edinilen bilgiye göre, Kahramanmaraş Valisi Mükerrem Ünlüer, Palmiye Sitesi ile ilgili olarak, Kahramanmaraş Belediyesi eski İmar İşleri Müdür Yardımcısı Zeynel Abidin Şerefoğlu, eski mimarlar Mehmet Dişçeken ve Hacı Mehmet Güner'in, 3194 Sayılı İmar Kanunu'nun 28. maddesi uyarınca denetim ve gözetim görevlerini yerine getirmedikleri, görev ve sorumluluklarına aykırı hareket ettikleri gerekçesiyle ihmal ve sorumluluklarının bulunduğu gerekçesiyle haklarında soruşturma izni verilmesine hükmetti. Yapı ruhsatının proje kontrolünden sorumlu eski inşaat mühendisi Ali Özcan Kurt'un ise tali kusurlu olduğu tespit edildi; ancak Kurt'un, Palmiye Sitesi'nin müteahhidi Ali Babaoğlu'nun inşa ettiği Seda Apartmanı'nda 6 Şubat 2023 tarihinde hayatını kaybettiği için hakkında soruşturma izni verilmemesi gerektiği bildirildi.
Edinilen bilgiye göre 3 kamu görevlisi soruşturma izni verilmesi kararına karşı itiraz etti.
Palmiye Sitesi'nde ailesini kaybeden İrem Türkmener Karslı, süreci şöyle değerlendirdi:
"Depremin üzerinden 1001 gün geçti. Nihayet kamu görevlileriyle ilgili bir soruşturma izni çıktı; ancak bu karar gerçeğin tamamını yansıtmıyor. Palmiye Sitesi'nde 110 metrekare ruhsatlı daireler 240 metrekareye çıkarıldı. Bu, binanın taşıma kapasitesini iki katına çıkaran ve yıkımı hazırlayan en ağır imar ihlallerinden biridir. Buna rağmen bu açık gerçek, soruşturma izninde dahi bilinçli bir şekilde görmezden gelinmiştir. Mühendislik bilimi adına birçok yanlış ve eksiklik göz ardı edilerek izin verilmiş bir mezarlıktı Palmiye Sitesi. İsmi geçen tüm kamu personeli, her bir hesap sayfasında 'yönetmeliklere uygun olmayan durumlar tespit edildi' yazmasına rağmen imzalayıp müteahhitlerin cinayetine iştirak etmiştir.
Bu soruşturma izni, eksiklikleri bulunan ilk bilirkişi raporuna göre hazırlanmıştır. Oysa ikinci bilirkişi raporunda ve tüm duruşma tutanaklarında, katılan her müştekinin de açıkça bahsettiği bu usulsüzlük yer almaktadır. Biz, yıllardır bu dosyadaki her kararı eksik, her adımı gecikmiş şekilde görüyoruz. Neyi beklediğimizi bile bilmiyoruz. Adaletin bu kadar seçici uygulanmasını kabul etmiyoruz. 152 insanın hayatını kaybettiği bir dosyada sorumluluk sadece müteahhitlerle sınırlanamaz. Bu yıkıma imza atan, göz yuman, denetlemeyen herkes yargılanmadan adalet yerini bulmayacak. Umarım savcı, iddianameyi kamu personeli için 'olası kast'tan düzenler. Çünkü daha başlamadan durdurmaları gereken bir inşaatta 152 kişinin ölümüne sebep olmuşlardır." ()
Haber Merkezi