Dem Parti'den Kayyım Soruşturmalarına Tepki: İktidar Belediyeleri De İncelensin Önerisi

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yapacakları görüşme öncesinde CHP lideri Özgür Özel'i ziyaret etti. Görüşme sonrasında iki lider kameraların karşısına geçti. Hatimoğulları, CHP'li belediyelere yönelik operasyonları değerlendirerek, "kayyım anlayışının devamı" olarak nitelendirdi.

Hatimoğulları, "Bağımsız yargı devreye girsin, sadece muhalefet partilerinin değil, iktidar partilerinin belediyelerinin de soruşturulacağı bir çalışma yürütülsün," diyerek iktidara yeni bir komisyon kurulması çağrısında bulundu. Ayrıca, gazeteci Timur Soykan'ın tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edilmesine de tepki gösterdi.

CHP ZİYARETİ VE OPERASYONLARA TEPKİ

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ve beraberindeki heyet, CHP Genel Merkezi'nde Özgür Özel ile bir araya geldi. Özel'e CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke ile Genel Başkan Yardımcıları Ensar Aytekin ve Gül Çiftci eşlik etti. Görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısında Hatimoğulları şunları dile getirdi:

"Bugün CHP’ye yaptığımız ziyaretin amacı, dün sabah düzenlenen şafak operasyonuyla halkın iradesine vurulan darbeye karşı geçmiş olsun dileklerimizi iletmektir. Adana, Antalya ve Adıyaman büyükşehir belediye başkanlarıyla birlikte gözaltılar gerçekleşti. Bir tutuklama da oldu; Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı tutuklandı."

Hatimoğulları, yargının bu yanlıştan dönerek gözaltına alınan belediye başkanlarını serbest bırakmasını umut ettiğini belirtti. Ayrıca, MYK toplantısında gözaltı süreçlerini ve belediyelere yönelik operasyonları değerlendirdiklerini ve bu operasyonları kayyum anlayışının devamı olarak gördüklerini vurguladı. "Bu operasyonların siyasi bir operasyon olduğunun altını çizmek istiyorum," dedi.

GAZETECİ SOYKAN'IN TUTUKLANMASINA TEPKİ

Hatimoğulları, gazeteci Timur Soykan'ın tutuklanmaya sevk edilmesine de sert tepki gösterdi.

"Gözaltına alınması, gerekçesi bütün bunların hiçbirinin gerçek anlamda hukukla yargıyla alakası olmadığını biliyoruz. Bugün Türkiye’de bütün özgür kalemlere özgür yazan klavyelere, özgürce fotoğraf çekene bile operasyon düzenleniyor, gözaltına alınıyor, tutuklanmak isteniyor. Muhalefeti dizayn etmeye çalışan anlayış basını da kendine göre dizayn etmeye çalışıyor. Bir ülkede basın özgür değilse o ülkenin hiçbir özgürlüğünden bahsedemeyiz. Bugün basın özgürlüğünün durumu ve niteliği o ülkedeki özgürlüklerin ve demokrasinin niteliğini ortaya koyar. Hiçbir gazeteci gözaltına alınamaz, hiç kimse fikirlerinden, düşüncesinden dolayı ne gözaltına alınabilir ne de tutuklanabilir! Ümit ediyorum ki yargı bu hatadan döner ve kendisini serbest bırakır." şeklinde konuştu.

Haber Merkezi