Akif Beki: Sığınak İnşa Etmek Önemli Ama El Kitapçığı Hâlâ Yok

Akif Beki, 81 ilde sığınak inşa etme projesini eleştirerek, "Kriz ya da Savaş Çıkarsa" benzeri bir rehber kitapçığın eksikliğine dikkat çekti. Sığınakların varlığı kadar, vatandaşın kriz anında ne yapacağını bilmesinin de önemli olduğunu vurgulayan Beki, hazırlıksız yakalanma riskine karşı uyarıda bulundu.

Yayınlanma:
Akif Beki: Sığınak İnşa Etmek Önemli Ama El Kitapçığı Hâlâ Yok

Karar yazarı Akif Beki, "Sığınak var kitapçık yoksa" başlıklı yazısında 81 ilde sığınak inşa etme projesini ele aldı. Beki, sığınak yapımının tek başına yeterli olmayacağını belirterek, vatandaşa kriz anında nasıl hareket etmesi gerektiğini anlatacak bir rehber kitapçığın hâlâ hazırlanmadığını vurguladı. Başka ülkelerde evlere dağıtılan veya dijital olarak erişilebilen "Kriz ya da Savaş Çıkarsa" kitapçığı örneğini hatırlatan Beki, "Bir gün sirenler çaldığında... Sığınaktan önce, panikle kaçışmayıp ne yapacağını bilen bir toplum lazım. İşte o zaman gerçekten hazırlanmış ve güvende oluruz," dedi.

Beki şöyle yazdı:

Geçen yıl yazmıştım...

İsveç'te, Norveç'te, Finlandiya'da evlere dağıtılan veya dijital olarak sunulan o küçük rehberler bizde niye yok?

'Kriz ya da Savaş Çıkarsa' kitapçıklarından bahsediyorum. Halka, cep telefonunu nasıl şarj edeceğinden üç günlük su ihtiyacını nasıl depolayacağına kadar yol gösteriyorlar.

NATO koruması altındaki ülkelerin 'ilk günlerde evde nasıl hayatta kalınır' broşürleri bunlar. Rus tehdidi kapılarına dayandığı için halklarını hazırlıyor ve Rusya'ya savaşı göze aldıkları, sonuna kadar direnecekleri mesajı veriyorlar.

Demiştim ki...

Cumhurbaşkanı Erdoğan'la Milli Savunma Bakanı Güler gibi yetkililerimiz, İsrail saldırganlığının bizi de hedef alabileceğinden söz ediyor. Yeni bir dünya savaşının içinde de bulabilirmişiz kendimizi.

Etrafımızı saran ateş çemberi daralıyor, diye biz halkı uyarıyorlar.

E savaş bizim de kapımızdaysa hazırlık el kitabımız hani nerede?

Öyle ya...

İsrail her an saldırabilir, dünya savaşı her an çıkabilir, tehdit gerçekten kapımızdaysa... Durum ciddi demekti, şakası yoktu.

Korkup seçimlerde iktidara ve Cumhur İttifakına oy vermek dışında halkımız ne yapacaktı? Yok muydu vatandaşa başka söylenecek şey?

Allah korusun ama zor savaş koşullarında siviller nasıl hayatta kalacak, duadan başka nasıl koruyacaktı kendilerini?

Aradan neredeyse bir yıl geçti.

Şimdi NTV gibi iktidardan iyi haber alan kanallar, kulis bilgisi geçiyor. 81 ile sığınak yapılacakmış.

Çevre ve Şehircilik Bakanı, bakanlar toplantısında Cunhurbaşkanı'na sunum yapmış. Ardından TOKİ'ye talimat verilmiş, her ile modern sığınaklar inşa ediliyormuş. Ankara'dan başlanmış bile.

Güzel de… El kitapçığı nerede, hâlâ yok.

Sığınak inşa etmek elbette önemli. Ancak onla bitseydi, İsviçre 1960'lardan beri bütün binalara zorunlu sığınak şartı koymakla yetinirdi. Yetinmedi, vatandaşına bir de 'yanına alman gerekenler' listesi dağıttı.

Almanya, 480 bin kapasiteli az sayıdaki sığınağına güvenmedi; 'yakınında güvenli bir sığınağı nasıl bulursun' diye mobil uygulama geliştirdi.

Koşacağımız sığınaklar olsun da...

Ulaşılabilir yerde mi, kapasitesi ne, herkesi alacak mı?

Sığınakta kim öncelikli; yaşlı mı, engelli mi, çocuk mu?

Gidemeyip, sığamayıp eve kapanırsak kaç gün yetecek, ne tür erzak bulundurmalı?

Su kesilirse, elektrik giderse ne yapmalı? Nasıl haberleşmeli?

Hangi alarm ne anlama geliyor?

Bunları kim, nereden öğrenecek, belirsiz.

81 ilde sığınak yapınca herkese kendiliğinden malum olmayacak, kimsenin içine doğmayacak bu bilgiler.

Bir gün sirenler çaldığında... Sığınaktan önce, panikle kaçışmayıp ne yapacağını bilen bir toplum lazım.

İşte o zaman gerçekten hazırlanmış ve güvende oluruz."

Yazının tamamı için tıklayın.

İşte o zaman gerçekten hazırlanmış ve güvende oluruz," dedi.

Beki şöyle yazdı:

Geçen yıl yazmıştım...

İsveç'te, Norveç'te, Finlandiya'da evlere dağıtılan veya dijital olarak sunulan o küçük rehberler bizde niye yok?

'Kriz ya da Savaş Çıkarsa' kitapçıklarından bahsediyorum. Halka, cep telefonunu nasıl şarj edeceğinden üç günlük su ihtiyacını nasıl depolayacağına kadar yol gösteriyorlar.

NATO koruması altındaki ülkelerin 'ilk günlerde evde nasıl hayatta kalınır' broşürleri bunlar. Rus tehdidi kapılarına dayandığı için halklarını hazırlıyor ve Rusya'ya savaşı göze aldıkları, sonuna kadar direnecekleri mesajı veriyorlar.

Demiştim ki...

Cumhurbaşkanı Erdoğan'la Milli Savunma Bakanı Güler gibi yetkililerimiz, İsrail saldırganlığının bizi de hedef alabileceğinden söz ediyor. Yeni bir dünya savaşının içinde de bulabilirmişiz kendimizi.

Etrafımızı saran ateş çemberi daralıyor, diye biz halkı uyarıyorlar.

E savaş bizim de kapımızdaysa hazırlık el kitabımız hani nerede?

Öyle ya...

İsrail her an saldırabilir, dünya savaşı her an çıkabilir, tehdit gerçekten kapımızdaysa... Durum ciddi demekti, şakası yoktu.

Korkup seçimlerde iktidara ve Cumhur İttifakına oy vermek dışında halkımız ne yapacaktı? Yok muydu vatandaşa başka söylenecek şey?

Allah korusun ama zor savaş koşullarında siviller nasıl hayatta kalacak, duadan başka nasıl koruyacaktı kendilerini?

Aradan neredeyse bir yıl geçti.

Şimdi NTV gibi iktidardan iyi haber alan kanallar, kulis bilgisi geçiyor. 81 ile sığınak yapılacakmış.

Çevre ve Şehircilik Bakanı, bakanlar toplantısında Cunhurbaşkanı'na sunum yapmış. Ardından TOKİ'ye talimat verilmiş, her ile modern sığınaklar inşa ediliyormuş. Ankara'dan başlanmış bile.

Güzel de… El kitapçığı nerede, hâlâ yok.

Sığınak inşa etmek elbette önemli. Ancak onla bitseydi, İsviçre 1960'lardan beri bütün binalara zorunlu sığınak şartı koymakla yetinirdi. Yetinmedi, vatandaşına bir de 'yanına alman gerekenler' listesi dağıttı.

Almanya, 480 bin kapasiteli az sayıdaki sığınağına güvenmedi; 'yakınında güvenli bir sığınağı nasıl bulursun' diye mobil uygulama geliştirdi.

Koşacağımız sığınaklar olsun da...

Ulaşılabilir yerde mi, kapasitesi ne, herkesi alacak mı?

Sığınakta kim öncelikli; yaşlı mı, engelli mi, çocuk mu?

Gidemeyip, sığamayıp eve kapanırsak kaç gün yetecek, ne tür erzak bulundurmalı?

Su kesilirse, elektrik giderse ne yapmalı? Nasıl haberleşmeli?

Hangi alarm ne anlama geliyor?

Bunları kim, nereden öğrenecek, belirsiz.

81 ilde sığınak yapınca herkese kendiliğinden malum olmayacak, kimsenin içine doğmayacak bu bilgiler.

Bir gün sirenler çaldığında... Sığınaktan önce, panikle kaçışmayıp ne yapacağını bilen bir toplum lazım.

İşte o zaman gerçekten hazırlanmış ve güvende oluruz."

Yazının tamamı için tıklayın.

.

Haber Merkezi