Elektriğe Dev Zam Ayıplı Hizmet Sayıldı: Zam Tutarı Yasal Faiziyle Yurttaşa Ödenecek

5 bin kWh üzeri elektrik tüketenlere uygulanan %96'lık zam, Tüketici Hakem Heyeti tarafından "ayıplı hizmet" sayıldı. Fazla alınan ücretin faiziyle iadesine karar verildi. EPDK'nın Kasım 2024'te açıkladığı tarifeye EMO dava açarken, bir vatandaşın bireysel itirazı da kabul gördü.

Yayınlanma:
Elektriğe Dev Zam Ayıplı Hizmet Sayıldı: Zam Tutarı Yasal Faiziyle Yurttaşa Ödenecek

Tüketici Hakem Heyeti, Yüksek Elektrik Zammını "Ayıplı Hizmet" Olarak Nitelendirdi. 5 bin kilovatsaatin üzerinde elektrik tüketen abonelere uygulanan yüzde 96'lık fahiş zam, Tüketici Hakem Heyeti tarafından emsal bir kararla "ayıplı hizmet" olarak değerlendirildi. Heyet, fazla tahsil edilen tutarın yasal faiziyle birlikte tüketiciye iadesine karar verdi.

2021'deki kur şokunun ardından elektrik faturalarında uygulanan devlet desteği, 2025 yılından itibaren kademeli olarak azaltılırken, özellikle yıllık 5 bin kilovatsaat ve üzeri elektrik tüketen aboneler, yüzde 96'lık rekor bir zamla karşı karşıya kalmıştı.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'nun (EPDK) Kasım 2024'te duyurduğu bu yeni tarife, Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) tarafından yargıya taşınmıştı.

EMO'nun başlattığı hukuki süreç devam ederken, Mersin'de yaşayan bir vatandaş da bu tartışmalı tarifeye bireysel olarak itiraz etti.

Mersinli vatandaş, EMO'nun kamuoyuyla paylaştığı örnek dilekçeyi kullanarak Tüketici Hakem Heyeti'ne başvurusunu yaptı. Başvuru sonucunda Tüketici Hakem Heyeti, elektrik zammını "ayıplı hizmet" olarak kabul ederek, fazla alınan bedelin yasal faiziyle birlikte tüketiciye geri ödenmesine karar verdi.

Cumhuriyet Gazetesi'ne konuşan EMO Başkanı Mahir Ulutaş, söz konusu kararın emsal teşkil edeceğini ve devam eden yargı sürecini doğrudan etkileyebileceğini ifade etti.

ZAM KARARINA TEPKİLER BÜYÜYOR

Ulutaş, yeni düzenlemeyle birlikte yıllık elektrik tüketim sınırının ani bir şekilde 1 milyon kilovatsaatten 5 bin kilovatsaate düşürüldüğüne dikkat çekerek, bu kararın teknik veya ekonomik bir gerekçeye dayanmadığını savundu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar'ın "Bu zam yalnızca yüksek gelir grubunu etkiler" şeklindeki açıklamasına da sert tepki gösteren Ulutaş, bu uygulamanın apartmanların ortak kullanım alanlarından sitelere, hizmet sektöründen dolaylı olarak tüm tüketicilere kadar geniş bir kesimi olumsuz etkilediğini dile getirdi.

Ulutaş, zamların "bir sübvansiyonun kaldırılması" olarak değerlendirilmesine şu sözlerle karşı çıktı:

"Sübvansiyona ihtiyaç duyulması bile yanlış enerji politikalarının bir sonucudur. Üstelik sübvansiyonun ölçüsü de spekülatiftir. Elektriğin fiyatı, borsadaki dalgalanmalara göre belirlenemez. Gerçek maliyet, kamu hizmeti anlayışıyla belirlenmelidir."

Ulutaş, mevcut yaklaşımın vatandaşı serbest piyasada oluşan fiyat dalgalanmalarına karşı korumasız bıraktığını vurgulayarak, kamucu bir enerji politikası ve üretim-dağıtımda kamu tekelinin yeniden tesis edilmesi çağrısında bulundu.

Haber Merkezi